
CİNSEL TACİZ SUÇU VE CEZASI
TCK MADDE 105
2025
CİNSEL TACİZ SUÇU VE CEZASI, TCK MADDE 105, 2025
Günümüzde sıkça işlenen suçlardan biri olan cinsel taciz suçu, Türk Ceza Kanunu’nun “Kişilere Karşı Suçlar” başlıklı ikinci kısmının “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar” başlıklı altıncı bölümünde ve 105. maddesinde düzenlenmiştir. Bu yazımızda cinsel taciz suçunun kanuni düzenlemesi, maddi ve manevi unsurları, nitelikli halleri, özel görünüş şekilleri ve muhakemesine değinilmiştir. Ayrıca Yargıtay kararlarına da yer verilerek suçun pratikteki görünümü de incelenmiştir. Okuyuculara faydalı olmasını dileriz.
1. CİNSEL TACİZ SUÇUNUN KANUNİ DÜZENLEMESİ VE CEZASI
Cinsel taciz suçu, Türk Ceza Kanunu’nun “Kişilere Karşı Suçlar” başlıklı ikinci kısmının “Cinsel Dokunulmazlığa Karşı Suçlar” başlıklı altıncı bölümünde ve 105. maddesinde düzenlenmiştir.
TCK madde 105 şu şekildedir:
“(1) Bir kimseyi cinsel amaçlı olarak taciz eden kişi hakkında, mağdurun şikayeti üzerine, üç aydan iki yıla kadar hapis cezasına veya adlî para cezasına fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.
(2) (Değişik: 18/6/2014-6545/61 md.) Suçun;
a) Kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
b) Vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından,
c) Aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
d) Posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle,
e) Teşhir suretiyle, işlenmesi hâlinde yukarıdaki fıkraya göre verilecek ceza yarı oranında artırılır.
Bu fiil nedeniyle mağdur; işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalmış ise verilecek ceza bir yıldan az olamaz.”
2. CİNSEL TACİZ SUÇU İLE KORUNAN HUKUKİ DEĞER
Suçla korunan hukuki değer kişinin cinsel dokunulmazlığı ve bütünlüğüdür. Eski Yasa döneminde adabı umumiye ve nizamı aleyhine cürümler başlığı altında düzenlenen bu suç 5237 sayılı TCK ile kişilere karşı suçlar bölümüne alınarak kişilerin cinsel özgürlüğünün daha kapsamlı şekilde korunması amaçlanmıştır.
3. CİNSEL TACİZ SUÇUNUN MADDİ UNSURLARI
3.1. Cinsel Taciz Suçunun Faili ve Mağduru
Cinsel taciz suçunun faili herkes olabilir. Bu anlamda suç fail açısından herhangi bir özellik arz etmez.
Cinsel taciz suçunun mağduru da herkes olabilir. 6545 Sayılı Kanun’un 61. maddesi ile yapılan değişiklikle fiilin çocuğa karşı işlenmesi hâlinde altı aydan üç yıla kadar hapis cezasına hükmolunacağı düzenlenerek çocukların da bu suçun mağduru olabileceği kanuni düzenlemeye dahil edilmiştir.
3.2. Cinsel Taciz Suçunda Eylem
Cinsel taciz, mağdurda rahatsızlık yaratacak şekilde yapılan ve temas içermeyen her türlü cinsel davranış olarak ifade edilebilir. Cinsel tacizin mağduru rahatsız edecek nitelikte olması suçun oluşması adına yeterlidir.
Cinsel taciz suçu serbest hareketli bir suçtur. Dolayısıyla fail bu suçu her biçimde gerçekleştirebilecektir. Mağduru telefon üzerinden mesaj atarak, arayarak taciz edebileceği gibi mektupla ya da el-kol hareketleriyle de taciz edebilecektir. Eylemin süreklilik arz etmesi gerekmez. Ani ve tek bir hareketle dahi suç oluşabilir.
4. CİNSEL TACİZ SUÇUNUN MANEVİ UNSURU
Cinsel taciz suçunun manevi unsuru kasttır. Kanun lafzında “cinsel amaçlı taciz” ibaresi geçtiğinden failde özel bir kast arandığı da söylenebilir.
5. CİNSEL TACİZ SUÇUNUN NİTELİKLİ HALLERİ
Suçun çocuğa karşı işlenmesinin failin alacağı cezada artırım yapılması gerektiğini yukarıda belirtmiştik. Bu durum mağdur bakımından suça etki eden bir haldir.
Failin, kamu görevinin veya hizmet ilişkisinin ya da aile içi ilişkinin sağladığı kolaylıktan ya da aynı işyerinde çalışmanın sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle bu suçu işlemesi de verilecek cezanın 1 yıldan az olmamasını gerekli kılmaktadır.
Yine suçun vasi, eğitici, öğretici, bakıcı, koruyucu aile veya sağlık hizmeti veren ya da koruma, bakım veya gözetim yükümlülüğü bulunan kişiler tarafından işlenmesi de verilecek cezanın 1 yıldan az olmamasını gerekli kılmaktadır.
Failin posta veya elektronik haberleşme araçlarının sağladığı kolaylıktan faydalanmak suretiyle bu suçu işlemesi de nitelikli bir hal olarak düzenlenmiştir. Uygulamada sıkça karşılanan bu durum karşısında kanun koyucu, bu fiilleri nitelikli haller arasına alma yoluna gitmiştir.
Failin mağduru teşhir suretiyle cinsel taciz suçunu işlemesi halinde verilecek ceza yarı oranında artırılmaktadır.
Cinsel taciz suçu nedeniyle mağdurun işi bırakmak, okuldan veya ailesinden ayrılmak zorunda kalması halinde faile verilecek ceza bir yıldan az olamayacaktır.
6. CİNSEL TACİZ SUÇUNDA HUKUKA AYKIRILIK UNSURU
Mağdurun rızası cinsel taciz suçu açısından hukuka uygunluk nedenidir. Yine hakkın kullanılması da olayın niteliğine göre hukuka uygunluk sebebi oluşturabilir. Örneğin sergilenen bir tiyatro oyununda sarf edilen sözler gibi.
7. CİNSEL TACİZ SUÇUNUN ÖZEL GÖRÜNÜŞ ŞEKİLLERİ
7.1. Cinsel Taciz Suçunda Teşebbüs
Cinsel taciz suçu genelde ani ve tek bir hareketle işlendiğinden teşebbüs aşamasına kalabilmesi oldukça zordur. Ancak yine de teorik olarak suç, teşebbüse elverişlidir. Örneğin cinsel taciz içerikli mektubun muhatabına ulaşmaması halinde suçun teşebbüs aşamasında kaldığı söylenebilecektir.
7.2. Cinsel Taciz Suçuna İştirak
Cinsel taciz suçu iştirak açısından bir özellik arz etmez. Suça iştirakin her türlü şekli suç açısından mümkündür.
7.3. Cinsel Taciz Suçunda İçtima
Fail tarafından cinsel tacize yönelik yapılan hareketlerin cebir, şiddet ve tehdit kullanılarak icra edilmesi halinde failin, bu eylemlere karşılık gelen suçlardan ayrıca cezalandırılması gerekir.
Cinsel taciz suçunda zincirleme suç hükümlerinin uygulanması da mümkündür. Failin aynı kişiye karşı farklı zamanlarda suçu işlemesi halinde TCK madde 43/1 kapsamında zincirleme suç hükümleri uygulanır. Yine failin aynı eylemle birden fazla kişiye karşı suçu işlemesi de mümkün olup bu halde TCK madde 43/2 kapsamında zincirleme suç hükümleri uygulanacaktır.
İşkence suçunun cinsel taciz şeklinde gerçekleşmesi TCK madde 94/3 kapsamında nitelikli bir hal olarak düzenlenmesi nedeniyle bu halde yalnızca nitelikli işkence suçundan faile ceza verilecektir.
Cinsel taciz eyleminin belirli bir kişiye değil de alenen işlenmesi halinde TCK madde 225’de öngörülen hayasızca hareketler suçu oluşacaktır.
8. CİNSEL TACİZ SUÇUNDA MUHAKEME
Cinsel taciz suçunun basit halini oluşturan 1. fıkrasında düzenlenen durumda suçun soruşturulması için mağdurun şikayeti gerekir. TCK madde 105/2’de düzenlenen nitelikli hallerin varlığı halinde ise suç re’sen soruşturulmaktadır.
Önemle belirtmek gerekir ki 1. fıkrada düzenlenen hal şikayete tabi olsa bile CMK madde 253/3 gereği uzlaşmaya tabi değildir.
Cinsel taciz suçunun soruşturmasını suçun işlendiği yer cumhuriyet başsavcılığı yapacaktır. Görevli ve yetkili mahkeme de suçun işlendiği yer asliye ceza mahkemeleridir.
9. CİNSEL TACİZ SUÇU İLE İLGİLİ YARGITAY KARARLARI
9.1. Zincirleme Şekilde Cinsel Taciz Suçunun Oluşacağı
“Oluş ve dosya kapsamına göre, sanığın bir suç işleme kararının icrası kapsamında katılana ait telefona 14.10.2008 ila 16.10.2008 tarihleri arasında birden fazla kez “Seni seviyorum” yazılı mesajlar göndermesi karşısında, eyleminin 5237 sayılı TCK.nın 105/1, 43/1. maddelerinde düzenlenen zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğu gözetilmeden, suç vasfında yanılgıya düşülerek yazılı şekilde kişilerin huzur ve sükununu bozma suçundan hüküm kurulması, Kanuna aykırı olup, hükmün BOZULMASI gerekmektedir.”
9.2. Eylemin Cinsel Amaçla İşlenip İşlenmediği ya da Hangi Fiilin Cinsel Taciz Suçunu Oluşturacağı Somut Olayın Özelliklerine Göre Hâkim Tarafından Takdir Edilmesi Gerektiği
“Cinsel taciz suçunun maddi unsuru, bir kimseyi cinsel amaçlı olarak rahatsız etmektir. Suçun manevi unsuru ise kast olup, failin cinsel amaç gütmesi, başka bir ifadeyle cinsel arzu ve isteklerini tatmin maksadıyla hareket etmesi gerekmektedir. Eylemin cinsel amaçla işlenip işlenmediği ya da hangi fiilin cinsel taciz suçunu oluşturacağı somut olayın özelliklerine göre hâkim tarafından takdir edilecektir. Nitekim yargısal kararlarda; pencereye tırmanarak “seni kaçıracağım, beni içeri al, içeri gireceğim” demek, mağdura karşı çiçek koklamak, telefonla kısa aralıklarla arayıp; “evinin önündeyim, dışarı çık, seni maddi ve manevi tatmin edeceğim,” “seni seviyorum, evlenmek istiyorum,” mağdurun yüzüne; “seni ve aileni tanıyorum, arabaya bin, gideceğin yere bırakayım, sana kötülük yapmam” şeklinde sözler söylemek, “konuşmak ister misin, numarayı çaldır, istemezsen kimsenin haberi olmaz” içerikli mesajlar göndermek cinsel taciz olarak kabul edilmiştir.
…..
Sanığı tanımayan, aralarında önceye dayalı herhangi bir husumet ya da kendi şeref ve namusunu ilgilendiren bir konuda iftira atması için sebep bulunmayan katılanın aşamalarda birbiriyle uyum gösteren samimi, ısrarlı ve herhangi bir tereddüde mahal bırakmayan beyanı, bu beyanları doğrulayan tanık anlatımı, sanığın katılanın evini birkaç kere aradığı ve “çarşıda buluşalım, geçerken uğrarım” dediği yönündeki, tevilli ikrar olarak değerlendirilen savunması ve tüm dosya muhtevası göz önünde bulundurulduğunda, katılanın telefonunu değişik zamanlarda ısrarla arayarak söylediği; “evde misin canım seni çok özledim, eve geliyorum” şeklindeki sözlerin cinsel amaç taşıdığı ve eyleminin bir bütün halinde zincirleme şekilde cinsel taciz suçunu oluşturduğunun kabulü gerekmektedir.”
* Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Esas Numarası: 2013/14-429, Karar Numarası: 2015/34, Karar Tarihi: 10.03.2015
9.3. Müştekinin Kendisini Arayan Sanıkla Şikâyet Konusuyla Telif Edilemeyecek Ve Olağan Sayılamayacak Şekilde Uzun Görüşmeler Yapması Karşısında Şüphenin Sanık Lehine Uygulanması Gerektiği
“Müştekinin kendisini arayan sanıkla şikâyet konusuyla telif edilemeyecek ve olağan sayılamayacak şekilde uzun görüşmeler yapması, eşi tarafından sanığın fark edildiği güne değin bir şikayet başvurusunun bulunmaması, kendisini cinsel yönden rahatsız ettiğini iddia ederek hakkında şikâyetçi olduğu bir kişiyle, başvurusundan bir saat kadar sonra kendisini aradığında 228 saniye süren bir görüşme yapması, sanığın müştekinin de hazır bulunduğu duruşmada, onun isteği ile birlikte olduğunu ifade etmiş olmasına rağmen müştekinin bu hususta beyanda bulunmamış olması hususları birlikte değerlendirildiğinde, sanığın yüklenen suçu işlediği konusunda şüphe oluştuğu, bu şüphenin sanık lehine yorumlanması gerektiği, dolayısıyla sanığın beraatine ilişkin yerel mahkeme hükmünü onayan Özel Daire kararında bir isabetsizlik bulunmadığı kabul edilmelidir. Bu itibarla, sanığın atılı suçtan mahkûmiyetine karar verilmesi gerektiğine ilişkin itirazın reddine karar verilmelidir.”
* Yargıtay Ceza Genel Kurulu, Esas Numarası: 2012/2-1498, Karar Numarası: 2014/188, Karar Tarihi: 15.04.2014
9.4. Sanığın, Aşağılayıcı Hakaret İçeren Sözlerle Birlikte Katılanın Evinin Kapısını Tekmeleyerek Gerçekleşen Eyleminin Cinsel Taciz Suçunu Oluşturacağı
“Sanığın, katılanın evinin kapısını tekmelemesi ve “Seni yapmadan gitmem, aç kapıyı o..pu, seni yapmadan gitmeyeceğim” demesi şeklinde gerçekleşen eyleminin cinsel taciz suçu oluşturacağı, Sanığın katılanın evinin bulunduğu binada “Ortak alan” tabir edilen daire kapısı önlerine girmesi şeklinde gerçekleşen eyleminde konut dokunulmazlığının ihlali suçunun tamamlandığına karar verilmiştir.”
* Yargıtay 17. Ceza Dairesi E. 2020/6785 K. 2020/6856 T. 30.06.2020.
9.5. Katılanın Hedef Alınarak Sanık Tarafından Cinsel Organının Gösterilmesinin Cinsel Taciz Suçu Kapsamında Kaldığı
“Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede, başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; Sanığın doğrudan katılanı hedef alarak cinsel organını göstermesi şeklindeki eyleminin cinsel taciz suçu kapsamında kaldığı gözetilmeden, hatalı değerlendirmeyle yazılı şekilde hayasızca hareketler suçundan hüküm kurulması bozmayı gerektirmektedir.”
* Yargıtay 18. Ceza Dairesi E. 2019/9828 K. 2020/8226 T. 29.06.2020
9.6. Suç Vasfının Tayininde Yanılgıya Düşülerek Cinsel Taciz Suçundan Mahkumiyet Kararı Verilmesinin Hukuka Aykırı Olması
“Dava, huzur ve sükunu bozma suçuna ilişkindir. Katılan mağdurenin aşamalardaki anlatımları, mesaj tutanağı, HTS kayıtları, sanığın tevilli ikrarı ile tüm dosya içeriğine göre; sanığın gönderdiği mesaj içerikleri ve sözlerinin cinsel amaç taşıdığının belirlenememesi nedeniyle eylemin mevcut haliyle bir bütün halinde basit yargılamaya tabi Ceza Kanun’un ilgili maddesinde düzenlenen kişilerin huzur ve sükununu bozma suçunu oluşturduğu gözetilerek hüküm kurulması yerine suç vasfının tayininde yanılgıya düşülerek cinsel taciz suçundan mahkumiyet kararı verilmesi hukuka aykırı bulunmuştur.”
* Yargıtay 9. Ceza Dairesi E. 2021/13224 K. 2023/1207 T. 07.03.2023
9.7. Tanışma İsteği Kabul Edilmeyen Sanığın Girişimine Hemen Son Vermesinin Taciz Suçunun Unsurlarını Oluşturmadığı
“Sanığın katılan mağdurenin telefon numarasını inceleme dışı sanıktan aldığı, arkadaşlık kurmak amacıyla “Selam.”, “Ben de bilmiyorum, senin noyu kim atıyor sokaklara.”, “Üst üste iki gün numaranı bulunca tanımak istedim.”, “Aleyküm selam.”, “Düşmanın var mıydı hiç?”, “Cevap vermeyecek misin?” şeklinde yaklaşık yarım saatlik süre içinde 6 adet mesaj gönderdiği, saat 17.41’de attığı mesajın içeriğinin tespit edilemediği, katılan mağdurenin savcılığa giderek şikâyetçi olduğu olayda; Sanığın katılan mağdureye gönderdiği mesajlarda cinselliğine yönelik rahatsız edici bir sözün sarf edilememesi ve süresi, içeriklerinden ilk 4 mesajın karşılıklı olduğunun anlaşılması, tarafların konumları, sanığın arkadaşlık kurma isteğini başka bir kaba veya rahatsız edici davranışla gerçekleştirdiğine ilişkin iddia veya kanıtın bulunmaması, tanışma ve arkadaşlık isteği mağdure tarafından kabul edilmeyen sanığın girişimine hemen son vermesi hususları birlikte değerlendirildiğinde sanığa atılı cinsel taciz suçunun unsurlarının oluşmadığının kabulü gerekir.”
* Yargıtay Ceza Genel Kurulu E. 2017/668 K. 2020/141 T. 27.02.2020
Cinsel taciz suçu mağduru olan ya da suçun faili olan kişilerin hak kaybı yaşamamaları adına ceza hukuku alanında hizmet veren bir avukattan destek alarak yargılama süreçlerine bu şekilde iştirak etmeleri önem arz etmektedir.
Av. Kazım ARSLAN